Menü

Ezgi Demircan Özelçağlayan ile Sürdürülebilirlik Üzerine

Hoşgeldiniz. Bize kendinizden ve yaptığınız çalışmalardan kısaca bahsedebilir misiniz?

2011 ODTÜ Kimya mezunuyum. Yüksek lisansımı organik kimya alanında yaptım ve
sonrasında 5 yıl endüstride kimyager olarak çalıştım. Su ve atık su alanında kazandığım
deneyimi profesyonel hale getirmek istedim ve Waterloo Üniversitesi Çevre Mühendisliği-Su
alanında doktora programını bitirdim. Aynı zamanda disiplinler arası su programını tamamladım.
Tez konum sudaki mikro kirleticilerin (organik boyalar, ilaçlar, kişisel bakim ürünleri) manyetik
nanopartiküller yardımıyla ayrılması ile ilgiliydi.

University Of Waterloo

 

Moda ile ne kadar ilgilisiniz? Kıyafet seçimlerinizde nelere dikkat edersiniz?

Modayı takip etmekten keyif alırım ancak pek uygulamam. Kıyafet seçimlerim genellikle basic
ve her zaman kullanabileceğim ürünlerden oluşur. Hızlı moda ve çevre kirliliği hakkında daha
çok bilgi edindikçe daha minimalist bir yaklaşım edindim moda ile ilgili.

Özel gün ve geceler için kıyafetlerinizi nasıl belirlersiniz? Bu konuda rahat mısınız yoksa
zorlandığınız zamanlar olur mu ?

Özel günlerde kıyafetlerimi belirlerken yakınlarımın fikrini alırım. Özel bir marka veya model
tercihim olmaz. Bu konuda genellikle zorlanırım çünkü son dakikaya bırakırım ve acele karar
veririm.

İklim krizi derinleşirken hızlı modanın sürdürülemez olduğu sürekli gündeme geliyor
ancak sizce iklim krizinin ne kadar farkındayız? Bunun için atılan adımlar, yapılan
çalışmalar konusunda hangi aşamadayız sizce ?

Açık konuşmak gerekirse iklim krizinin pek farkında değiliz. Hayatımızda nelerin çoktan
değiştiğini bile fark etmekte güçlük çekiyoruz. Atılan adımlar yetersiz ve maalesef dünya bu
konuda bilinçsiz. Bizi daha fazla satın almaya yönelten bir sistemin içerisindeyiz ancak insanlar
kendilerini direkt olarak etkilemediği sürece bu konuyu konuşmak istemiyor. Yani hızlı moda
sayesinde daha ucuza daha fazla ürün alabilmek, başka bir ülkenin sular altında kalıp
milyonlarca insanın hayatının alt üst olmasına değer görünüyor bir nevi..

Tekstil sektöründeki atıklar hakkında en güncel rakamlar hakkında bize bilgi verebilir
misiniz ?

“Gelişmiş” kabul edilen ülkeler atık çıkarma konusunda başı çekiyor tabi ki. Amerika’da her yıl
ortalama 11,3 milyon ton tekstil ürünü çöpe atılıyor. İnsanlar bir kıyafeti en fazla 10 kez giyiyor.
Tekstil sektörü karbon emisyonunda %10luk bir paya sahip görünüyor. Hızlı moda petrol
sektörünü de önemli ölçüde körüklüyor çünkü genelde plastik malzeme kullanılıyor. 300 milyon

tonluk yıllık polyester üretiminin beşte biri moda endüstrisinde kullanılıyor. Her ne kadar geri
dönüşüm programları başlatılsa da, bu ancak %10'luk bir kısmına tekabül ediyor.
Kıyafetlerimizin yaklaşık %75’i atıldıktan sonra yakılıyor veya depolama alanlarına bırakılıyor.
Tekstil ürünlerinden doğaya karışan mikro plastikler sağlığımızı negatif etkiliyor. (kaynak:
Bloomberg)

Su kaynakları ve moda endüstrisi hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Su kaynakları ve moda endüstrisi hakkında iki şeyden bahsedebilirim. Birincisi kaynak kullanımı.
Ham madde üretimi (pamuk, polyester), ürün üretimi (boyama, yıkama) ve ürünü kişiye
ulaştırmada çok yüksek miktarda su kullanılıyor. Kullanılan su nehir, göl gibi içme suyu
kalitesindeki sular. Yetmiyor bir de üretimde kullanılan kimyasallar yine içme suyu kalitesindeki
suları kirletiyor. Suyun sonsuz bir kaynak olduğu düşünülüyor ancak ne yazık ki öyle değil.
Üstelik maalesef bu alanda kullanılan çoğu kimyasal kirletici (ağır metaller, organik boyalar)
sudan konvansiyonel arıtma teknikleri ile % 100 ayrılamıyor ve içme sularına karışıyor. Ayrıca
yalnızca toksik etkileri kanıtlanmış ve analitik yöntemlerle karakterizasyonu yapılabilmiş
kimyasallar regülasyonlara tabi tutuluyor. Moda endüstrisi 1900'lerin başında Kuzey Amerika’da
öyle büyük bir çevre kirliliğine sebep oldu ki hala göllerin dibinde biriken ağır metaller çevreye
yayılmaya devam ediyor ve tabi ki sağlığı tehdit etmeye. Bu durum farkına varıldıktan sonra
daha temiz bir yol seçmek yerine tüm üretim Asya’ya kayıyor. Şimdi orası da benzer sorunları
yaşıyor. İçme suyu kalitesindeki sular kullanılamaz hale geliyor üstelik İklim krizinin körüklediği
su kıtlığı geleceğimizi tehdit ederken..

Grand River

Döngüsel modaya katkı sağlamak ve israfı azaltmak için neler yapabiliriz ?

Kıyafetleri belirtilen şekilde yıkamak, korumak, eski kıyafetleri yenileyip tekrar kullanmak,
kullanılmayan kıyafetleri değiş tokuş yapmak, 2. El marketlerde satmak, kiralamak, bağış
yapmak ya da başka amaçlarla kullanma bu konuya katkı sağlayabilir. İsrafı önlemenin en
önemli adımı satın almamak bana göre.

Kıyafet kiralamak sizce sürdürülebilirliğe ne kadar katkı sağlıyor? Yüksek katkı için
nelere dikkat edilmesi gerekir ?

Kıyafet kiralamak sürdürülebilirlik açısından çok faydalı bir seçim çünkü zaten belirli bir miktarda
enerji, doğal kaynak harcanarak üretilmiş bir ürünü değerini kaybetmeden daha fazla insanla
buluşturuyor. Bu seçim satın almakla karşılaştırıldığına direkt olarak enerji tasarrufu ve çevre
kaynaklarını korumak anlamına geliyor.

Kiralama ya da ikinci el alım satım konusunda yurtdışındaki gözlemleriniz nelerdir ?

Kanada’da ikinci el alım satım çok kullanılıyor. Ben de sıklıkla kullanıyorum. Özellikle
bebek/çocuk kıyafetleri (uzun sure kullanılamadığı için) ve gelinlik/mezuniyet kıyafetlerini (birkaç
sefer kullanıldığı için) 2. el almayı mantıklı buluyor insanlar. Bu ürünler dışında 2. El satış yapan
uygulamalardan veya mağazalardan günlük kıyafetler, ayakkabılar, kabanlar kısacası çoğu şey
alınabiliyor.

Son olarak sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Hepimizin gereğinden fazla kıyafetinin olduğunu eklemek istiyorum.